Haber

Emin Koramaz: Biz Mühendisler, Mimarlar ve Şehir Plancıları bu ülkeye katkı sağlamaktan sorumluyuz. Bu nedenle kampanyamızın ikinci ayağı ‘Boşuna…’

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Başkanı Emin Koramaz, AnkaraTürkiye’de düzenlenen “Boşuna mı Okuduk” kampanyasının basın açıklamasında, “Hepimiz ve herkes biliyor ki, bu ülkenin mühendisleri, mimarları ve plancıları olarak hiçbir zaman boşuna okumadık. Her kamu yararına, her tesiste, her limanda, özel sektöre sunulan her barajda biz mühendisler, mimarlar ve şehir plancıları olarak büyük bir çaba, özveri ve temsil ettikleri teknik bilgeliğe sahibiz.Biz mühendisler, mimarlar ve şehir plancıları Tüm işçi birimleri gibi bu ülkenin harcına da katkıda bulunuyoruz. Ülkemizin ve insanımızın da bize katkısı var. “Kampanyamızın ikinci ayağını ‘Boşuna okumadık’ çağrısıyla gerçekleştireceğiz. tam da bu sebepten” dedi.

“TMMOB DİRENEN FİLİSTİN HALKININ YANINDA”

TMMOB Başvuru Komitesi, 14 Ekim 2023 tarihinde açıklanan “Boşuna mı Okuduk” kampanyası kapsamında bugün Ankara Makine Mühendisleri Odası Eğitim ve Kültür Merkezi önünde basın açıklaması yaptı. İsrail’in Filistin’e yönelik baskınlarına karşı TMMOB’un tutumundan bahseden konuşması şöyle devam etti:

“Yıllardır toprakları İsrail tarafından işgal edilen Filistinlilerin uğradığı sistematik zulüm ve baskı yıllardır devam ediyor. Hepimizin utanç ve üzüntüyle takip ettiği Filistin’de 100 yılın en büyük katliamlarından biri yaşanıyor. Adeta bir soykırımdır ve hemen hemen bütün emperyalist devletler suskundur, şunu söylemekten asla çekinmemeliyiz: Bu katliama sessiz kalanlar ve tavırlarıyla bu katliamın derinleşmesine katkıda bulunanlar da en az onlar kadar hatalıdır. katliamı kim yaptı.

Filistin sorunu aynı zamanda emperyalizmin sorunudur. Birliğimiz anti-emperyalist tavrını, barıştan yana, hak kardeşliğinden yana, özgürlükten yana, her durumda, yıllardır sürdürmüştür. Aynı tavrımızı ısrarla ve kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz. TMMOB direnen Filistin halkının yanındadır. Bu emperyalist, bu soykırımcı savaş bir an önce sona ermelidir.

Buradan bir kez daha hükümete sesleniyorum: Geçmişten bugüne İsrail’i bombalayan uçakların pilotlarının bir kısmı eğitimlerini Türkiye’de yapıyor. İsrail ile ekonomik, askeri ve istihbarat ikili anlaşmaları derhal iptal edilmelidir. Bu emperyalist katliamlara zemin hazırlayan Amerikan üsleri derhal kapatılmalıdır. İzlenen ikiyüzlü politikalara son verilmelidir.

“GEÇİM GİDERLERİ, İŞSİZLİK VE YOKSULLUK TOPLUMUN TÜM KESİMLERİNİN HAYATINI TEHDİT EDEN HALE GETİRDİ”

Türkiye tarihinin en büyük krizlerinde bir aradayız. Anayasa ve kanunlar askıya alındı, parlamento işlevsiz hale getirildi. Siyasi mekanizmalar tamamen tıkalı. Ülkemiz mafyaların, çetelerin serbestçe dolaştığı bir yer haline geldi. Yıllardır halka ait her şey raket müzayedelerinde satılıyor. Cumhuriyetten geriye ne kaldıysa birer birer yok ediliyor. Buna Cumhuriyet de dahildir. Artık her şeyin tek adamın iradesiyle yönetildiği, hukukun tüm ilkelerinin ortadan kalktığı, liyakat ve ahlakın ortadan kalktığı bir ülke haline geldik. Yüksek hayat pahalılığı, işsizlik, yoksulluk ve yoksulluk toplumun her kesiminin yaşamını tehdit eden bir hal almıştır.

Tüm bu olumsuz koşullardan biz mühendisler, mimarlar ve şehir plancıları ile tüm kamu ve tüm çalışanlar doğrudan etkileniyoruz. Özelleştirme ve liberalleşmeye dayalı piyasa politikaları nedeniyle mesleki uygulama alanlarımız her geçen gün daralmıştır. Mesleğimizin kamusal içeriği boşaltıldı.

Art arda yapılan birçok mevzuat değişikliğiyle mühendis, mimar ve şehir plancılarının anayasal kuruluşu olan TMMOB’un mesleki alanlarını düzenleme ve denetleme yetkisi kaldırıldı ve kaldırılmaya da devam ediyor. Asgari ücreti belirleme yetkimiz elimizden alındı, Sosyal Güvenlik Kurumu ile protokolümüz tek taraflı olarak feshedilerek ücretli üyelerimiz tamamen piyasanın insafına bırakıldı.

“GENÇ MESLEKTAŞLARIMIZDA İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 40’A ULAŞTI”

Gelinen noktada genç meslektaşlarımız arasındaki işsizlik oranı yüzde 40’lara ulaştı. Yeni mezun üyelerimizin iş bulma süresi 18 aya uzatıldı. İş bulan üyelerimizin büyük çoğunluğu mesleki alanları dışında çalışmak zorunda kalıyor. İş garantisinin olmaması, kötüleşen çalışma koşulları, ücretlerin yetersizliği, işsizlik tehlikesi, sigortasız çalışma, fazla çalıştırılma, çalışma saatlerinin ihlali, sosyal ve özlük haklarının ihlal edilmesi, insan onuruna yakışır bir emeklilik yaşayamama artık bu duruma yol açmıştır. tüm meslektaşlarımızın ortak sorunu haline geldi. Bu acı tablo bizi kaydedilmekte olan bir geleceğe işaret ediyor. Bizler bu ülkenin mühendisleri, mimarları, şehir plancıları olarak sorunlarımızın halkımızın yaşadığı sorunlardan farklı olmadığını, ülke genelinde yaşanan sorunların bir modülü olduğunu çok iyi biliyoruz.

“BU ÜLKENİN MÜHENDİSLERİ, MİMARLARI, ŞEHİR PLANCILARI, BİLİME VE TEKNOLOJİYE DAYALI, ÜRETEN, GELİŞEN, EŞİT ŞEKİLDE PAYLAŞAN BİR ÜLKE İSTİYORUZ”

Bizler, bu ülkenin mühendisleri, mimarları ve şehir plancıları, bilime ve teknolojiye dayalı, üreten, gelişen, sanayileşen, tarımda kendine yetebilen, adaletle paylaşan bir ülke istiyoruz. Tüm halkımız için insan onuruna yakışır bir yaşam, insan onuruna yakışır bir gelecek istiyoruz. Adil bir gelir dağılımı istiyoruz. Yıllardır artan sorunlarımıza artık çözüm istiyoruz. Fiyat ve hak kayıplarımızın giderilmesini istiyoruz. Güvenli ve emniyetli istihdam koşulları istiyoruz. İşsiz üyelerimize iş imkanlarının açılmasını istiyoruz. Mühendis, mimar ve planlamacıların eğitiminde aldığımız eğitim ve üstlendiğimiz görevlere uygun olarak mühendis, mimar ve plancılar için asgari bir ücretin belirlenmesini istiyoruz. İnsanca yaşanabilecek bir taban fiyat istiyoruz.

SGK ile sendikamız arasında geçmişte yapılan, patronların ve hükümetin baskısı sonucu tek taraflı olarak feshedilen taban fiyat protokolünün, düşük fiyatlara ve kayıt dışı istihdama karşı yeniden yürürlüğe girmesini istiyoruz.

Kamuda daha fazla istihdam istiyoruz. Kamu çalışanı üyelerimizin ek göstergelerinin ve özel hizmet tazminatlarının da buna göre güncellenmesini ve artırılmasını istiyoruz. Mülakata dayalı bir kamu yönetimi istiyoruz. İşsizlik sorununun çözümü için özelleştirme uygulamalarına son verilmesini, kamu ve sosyalist politikalara dönülmesini istiyoruz. Kamu yatırımlarının artırılmasını, kamu istihdamının yaygınlaştırılmasını istiyoruz. Mühendislik, mimarlık ve şehir planlamasını göz ardı eden, bilime, teknolojiye ve akla aykırı mevzuat ve uygulamalara son vermek istiyoruz. Açlık sınırında yaşamaya mahkûm olan tüm emeklilerin yanı sıra emekli mühendis, mimar ve şehir plancılarının ücretlerinin artırılmasını istiyoruz.

Kamu varlıklarımızı fahiş ihalelerle satmanın ve ülkemizin teknik altyapısının tamamlanmasının maliyeti, işsizlik, yüksek fiyatlar, yoksulluk ve mahrumiyet olarak tüm toplumsal kesimlere geri dönüyor. Ülkemiz sanayi amacından uzaklaştıkça neredeyse her yıl makul aralıklarla yaşadığımız ekonomik krizlere karşı savunmasız hale geliyoruz. Rantiye odaklı kentleşme ve konut politikaları nedeniyle deprem, sel gibi doğal afetlere karşı savunmasız hale geliyoruz. Kâr hırsından dolayı alınmayan önlemler nedeniyle iş cinayetlerine açık hale geliyoruz. Tarım ve hayvancılık alanında izlenen dışa bağımlılık politikaları nedeniyle gıda krizi, kıtlık ve açlık tehlikesiyle mücadele ediyoruz.

“ABD’Lİ MÜHENDİSLERİN, MİMARLARIN VE ŞEHİR PLANCILARININ İŞLERİ BU ÜLKENİN TOPRAĞINDADIR”

Mesleğimiz toplumsal kalkınma açısından hayati öneme sahiptir. Bunu bir kez daha vurgulamak, Cumhuriyetin 100. yılında ne hale geldiğimizi, nasıl ve neden ihmal edildiğimizi, hangi sorunları yaşadığımızı ortaya koymak için ‘Boşuna mı çalıştık’ kampanyasını bir ayı aşkın süredir sürdürüyoruz. deneyimlemek ve bu sorunları analiz etmek. Kampanya kapsamında birçok etkinlik düzenledik. İşsiz üyelerimizden ücretli üyelerimize, serbest çalışan üyelerimizden emekli üyelerimize, genç meslektaşlarımızdan mesleki uygulamalarımızdaki vurgunculuk ve yağma politikalarına kadar pek çok kısa film hazırlayıp kamuoyuyla paylaştık. taleplerimiz. Protokol önerilerimizi SGK il müdürlüklerine ilettik. Mühendislerle, mimarlarla, şehir plancılarıyla, milletvekilleriyle temasa geçtik. Hepimiz biliyoruz ki, bu ülkenin mühendisleri, mimarları ve plancıları olarak hiçbir zaman boşuna çalışmadık. Cumhuriyet tarihinde yaratılan ve birden fazla satılıp satılarak tamamlanamayan her kamu varlığında, her tesiste, her limanda, özel sektöre sunulan her barajda biz mühendisler, mimarlar ve şehir plancılarıyız. temsil ettikleri çok fazla çaba, özveri ve teknik zeka var. Biz mühendisler, mimarlar, şehir plancıları ve tüm işçiler bu ülkeden sorumluyuz. Ülkemizin ve halkımızın da bize ihtiyacı var. İşte bu nedenle kampanyamızın ikinci ayağını ‘Boş yere okumadık’ çağrısıyla gerçekleştireceğiz. Kampanyamızı Mayıs ayı sonunda yapılacak TMMOB Genel Kuruluna kadar ülke genelinde çeşitli etkinliklerle sürdüreceğiz.

Nasıl ki çalışmamız bu ülkenin başarısına katkıda bulunduysa, bu ülkenin geleceğini de bu ülkenin emekçileri ve bilime, teknolojiye ve kalkınmaya, kalkınmaya ve bu ülkede toplumsal refahın artırılmasına hizmet edecek tüm toplumsal kesimlerle birlikte inşa edeceğiz. .

Ülkemizin mühendislik, mimarlık ve planlama bilgisine sahip çıkmak aslında bu ülkenin geleceğine sahip çıkmak demektir. Unutmayalım ki satılan her kamu kuruluşu, satılan her fabrika, yağmalanan her tarım arazisi, yağmalanan yer altı ve yer üstü zenginlikleri hepimizin yaşam alanı ve çocuklarımızın geleceğidir. “Tüm halkımızı mücadelemizde yanımızda olmaya, gücümüze güç katmaya çağırıyoruz.”

Kaynak: ANKA / Yeni

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu